Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Boğaziçi Üniversitesi Finans Zirvesi 2025 kapsamında yaptığı konuşmada, ana eğilim göstergelerinin dezenflasyon sürecinin sürdüğüne işaret ettiğini belirtti.
Küresel belirsizlik sermaye hareketlerini etkiliyor
Karahan, küresel finansal kriz sonrası dönemde artan belirsizliklerin gelişmekte olan ülkeler üzerinde baskı yarattığını, küresel ticaret politikası belirsizliğinin tarihsel olarak yüksek seviyelerde olduğunu vurguladı. Bu süreçte sermaye çıkışlarının da gözlemlendiğini söyledi.
Makroihtiyati araçlarla desteklenen sıkı para politikası
TCMB Başkanı, Türkiye'de uygulanan sıkı parasal duruşun sadece faiz politikasıyla değil, aynı zamanda makroihtiyati tedbirler ve likidite yönetimi ile desteklendiğini aktardı. “Proaktif ve piyasa işleyişi içinde attığımız adımlar, sıkı para politikası duruşunu destekledi” diyen Karahan, bu yaklaşımın rezervlerin güçlenmesine katkı sağladığını ifade etti.
Dövize yönelim sınırlı kaldı, kredi büyümesi kontrollü
Artan belirsizliğe karşın portföy tercihlerinde dövize yönelimin sınırlı olduğunu belirten Karahan, bireysel kredi büyümesinin ocak ayından bu yana ılımlı seyrettiğini, ticari kredi artışının ise büyüme sınırlarıyla uyumlu olduğunu kaydetti.
Dezenflasyon süreci hizmet enflasyonuna da yansıyor
Karahan, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Yurt içi talep ivme kaybetse de öngörülenin üzerinde seyretmektedir. Enflasyondaki düşüş süreci devam ediyor. Ana eğilim göstergeleri dezenflasyonun sürdüğüne işaret ediyor. Mal enflasyonundaki düşüş sonrası, hizmet enflasyonunda da belirgin bir azalma görülmeye başladı.”
Karahan ayrıca, geçmişe endeksleme eğilimi gösteren hizmet kalemlerinin hâlâ yukarı yönlü baskı oluşturduğunu, ancak temel mallarda güçlenme eğiliminin izlendiğini ifade etti. Emtia fiyatlarındaki düşüşün dezenflasyonu desteklemesinin beklendiğini vurgulayan Karahan, maliyet artışlarının da yavaşladığını söyledi. Ancak beklentilerin hâlâ dezenflasyon süreci açısından bir risk unsuru olduğunu da ekledi.