Uluslararası Para Fonu (IMF), 2025 yılı Ocak ayı Dünya Ekonomik Görünüm (WEO) Güncellemesi’nde ortaya konan tahminlerin, ABD'nin yeni gümrük tarifeleri ve ticaret ortaklarının karşı önlemleri nedeniyle geçerliliğini yitirdiğini bildirdi. IMF, bu gelişmelerin etkili tarife oranlarını tarihi seviyelere çıkardığını ve bu durumun küresel ekonomik büyüme üzerinde olumsuz etkiler yarattığını vurguladı.
Küresel büyüme beklentisi %3,3’ten %2,8’e düşürüldü
IMF, Ocak 2025 raporunda 2025 ve 2026 için %3,3 olarak belirlenen küresel büyüme tahminlerini sırasıyla %2,8 ve %3,0 olarak revize etti. Fon, bu düşüşün temel nedenleri arasında ticaret politikası belirsizliği, artan tarifeler ve küresel talepteki zayıflama olduğunu belirtti.
ABD ve Euro Bölgesi büyümesinde keskin düşüş bekleniyor
Gelişmiş ekonomilerde büyümenin 2025’te %1,4 seviyesine ineceğini öngören IMF, ABD’deki büyüme tahminini Ocak ayındaki %2,7’den %1,8’e düşürdü. 2026 yılı için ise ABD’nin büyüme beklentisi %2,1’den %1,7’ye çekildi. Euro Bölgesi için 2025 büyüme tahmini %1,0’dan %0,8’e, 2026 içinse %1,4’ten %1,2’ye indirildi.
Çin ve gelişmekte olan ülkelere yönelik revizyonlar
Çin’in 2025 ve 2026 büyüme tahminleri sırasıyla %0,6 ve %0,5 puan düşürülerek %4,0 olarak revize edildi. Yükselen piyasa ve gelişmekte olan ekonomilerdeki büyüme ise 2025’te %3,7, 2026’da %3,9 olarak öngörüldü. Rusya için 2025 tahmini %1,4’ten %1,5’e yükseltildi.
Enflasyon düşüyor, riskler yükseliyor
IMF, küresel manşet enflasyonun 2025’te %4,3’e, 2026’da ise %3,6’ya düşmesini bekliyor. Ancak ticaret savaşlarının tırmanması, sermaye akışlarında keskin değişiklikler ve finansal sistemde istikrar riskleri, büyümeyi tehdit eden başlıca unsurlar olarak öne çıkıyor.
IMF'den politika önerileri ve uyarılar
IMF raporunda şu değerlendirmelere yer verildi:
- Ticaret politikalarında belirsizlik, uzun vadeli büyüme için ciddi bir risk.
- Yüksek borç seviyeleri ve sınırlı politika alanı, özellikle gelişmekte olan ülkeleri kırılgan hale getiriyor.
- Makroekonomik istikrarın sağlanması, kamu borcunun sürdürülebilirliği ve yapısal reformlar öncelikli adımlar olmalı.
- Merkez bankalarının fiyat istikrarı hedefi doğrultusunda para politikası duruşlarını ince ayarlamaya devam etmesi gerekiyor.
- Göç politikası değişiklikleri, özellikle gelişmekte olan ülkeler üzerinde yayılma etkileri yaratabilir.
IMF ayrıca, ticaret ortamında öngörülebilirliğin artırılması, borç yeniden yapılandırma mekanizmalarının iyileştirilmesi ve ortak küresel zorluklara karşı uluslararası iş birliğinin artırılmasının önemine vurgu yaptı.