Pinpoint Asset Management Başekonomisti Zhiwei Zhang, Çin’in Ekim ayında yıllık bazda düşen **ihracat** verilerinin, yüksek ABD tarifelerinden kaçınmak için yapılan önden yüklemeli sevkiyatların etkisini yitirmeye başladığını gösterdiğini söyledi. Zhang’a göre, Çinli ihracatçılar uzun süredir olası tarife artışlarına karşı siparişleri erkenden göndererek riskten kaçınma stratejisi izliyordu. Ancak bu eğilim, ekim ayında gözle görülür şekilde azaldı. Zhang, bu değişimin Çin ile ABD arasındaki **ticaret ateşkesi** süreciyle doğrudan bağlantılı olabileceğini belirtti. Tarife savaşlarının askıya alınması, ihracatçıların ileriye dönük daha stabil bir planlama yapmalarını kolaylaştırdı. Bu durum, Çin’in dış ticaretinde yeni bir dengelenme sürecine girildiğinin sinyalini veriyor.
İhracattaki zayıflama, iç talebe dayalı büyümeyi zorunlu kılabilir
Zhiwei Zhang açıklamasında, ihracatın Çin ekonomisinin büyümesinde uzun süredir kilit rol oynadığını hatırlatarak, dış satışlardaki yavaşlamanın ekonomi politikasında iç tüketime daha fazla ağırlık verilmesine neden olabileceğini söyledi. Zhang, “İhracattaki mevcut zayıflama, büyümenin artık daha fazla iç talebe dayanmasını gerektirecek,” ifadelerini kullandı. Uzman ekonomiste göre, Çin hükümeti 2026’nın ilk çeyreğinde **yeni mali teşvikler** açıklayabilir. Bu teşviklerin özellikle tüketici harcamalarını ve yerli üretimi destekleyici yönde olması bekleniyor. Çin, pandemi sonrası toparlanma sürecinde düşük tüketici güveni ve artan işsizlik gibi yapısal sorunlarla mücadele etmeye devam ediyor.
Citi: Ticaret ateşkesi kısa vadede sınırlı etki yaratabilir
Citi tarafından yayımlanan analizde ise Çin ile ABD arasında sağlanan **ticaret anlaşmasının**, kısa vadede Çin’in ABD’ye yaptığı ihracatta kayda değer bir artış yaratmasının beklenmediği belirtildi. Citi analistlerine göre, Başkan Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping arasında gerçekleştirilen son görüşmenin ardından gelen tarife indirimleri, ABD pazarına yönelik ihracattaki mevcut zayıflığı telafi etmeye yetmedi. Analistler, ABD’nin Çin ürünlerine yönelik tarifelerindeki gevşemenin etkisinin ancak 2026 yılında belirginleşeceğini ifade etti. Bu döneme kadar ihracatçılar için iç pazardaki teşvikler ve alternatif ihracat pazarları ön plana çıkabilir.
Çin’in ABD dışı pazarlara ihracatı artış gösterdi
Citi'nin değerlendirmesinde dikkat çeken bir diğer unsur ise Çin’in ABD dışındaki pazarlara yönelik ihracatının ekim ayında artış göstermiş olabileceği yönünde oldu. Özellikle Güneydoğu Asya, Orta Doğu ve Latin Amerika ülkelerine yapılan sevkiyatlarda artış olduğuna dair işaretler, Çin'in **ihracat performansı** açısından dengeleyici bir etki oluşturuyor. Bu tablo, Çin'in dış ticaretinde coğrafi çeşitlenme stratejisine ağırlık verdiğini ve tek bir pazara olan bağımlılığı azaltmaya çalıştığını gösteriyor. Uzmanlara göre, bu çeşitlenme çabası, küresel ticaret gerilimlerinin olası etkilerini azaltma potansiyeline sahip. Ekonomistler, Çin'in büyüme modelinde dış talepten iç tüketime geçişin hızlandığına, bunun da **uzun vadeli ekonomik istikrar** açısından kritik olduğuna dikkat çekiyor.