ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Japonya Maliye Bakanı Katsunobu Kato ile gerçekleştirdiği görüşmede, Trump yönetiminin Japonya’dan Rus enerjisi ithalatını durdurmasını beklediğini açıkladı. Görüşme, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler ve enerji güvenliği başlıklarını merkeze aldı.
“ABD, Japonya’nın Rus enerjisi ithalatını durdurmasını bekliyor”
Bessent, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, “Bakan Kato ve ben ABD-Japonya ekonomik ilişkilerine dair önemli konuları görüştük. Ayrıca yönetimin Japonya’nın Rus enerjisi ithalatını durdurma beklentisini ele aldık” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, Washington’un Tokyo üzerindeki enerji politikası baskısının sürdüğüne işaret etti.
Görüşmenin ardından Japon Maliye Bakanı Katsunobu Kato, gazetecilerin “ABD’nin Japonya’yı bu konuda teşvik edip etmediği” sorusuna, “Japonya, Ukrayna’da adil bir barışın sağlanması için G7 ülkeleriyle koordinasyon içinde hareket etme temel ilkesine dayanarak elinden geleni yapacaktır” yanıtını verdi.
Japonya Rus enerjisini kademeli azaltıyor
Tokyo yönetimi, Rusya’nın 2022’de Ukrayna’yı işgaline yanıt olarak diğer G7 ülkeleriyle birlikte Rus petrol ithalatını aşamalı olarak durdurma kararı almıştı. Ancak Japonya, enerji arz güvenliğini korumak amacıyla ülkenin LNG ithalatının yaklaşık %9’unu oluşturan Sakhalin-2 projesinden ham petrol alımını sürdürüyor.
Japonya, Ocak-Temmuz 2025 döneminde Rusya’dan toplam 599.413 varil ham petrol ithal etti. Bu miktar, ülkenin toplam petrol ithalatının yalnızca %0,1’ine karşılık geliyor. Buna karşın, Sakhalin Blend olarak bilinen bu petrol türü, Japon enerji şirketleri için stratejik öneme sahip olmaya devam ediyor.
Enerji politikası ABD-Japonya ilişkilerinde gündem olmaya devam ediyor
Uzmanlar, ABD’nin bu çağrısının hem jeopolitik baskı hem de enerji tedarik zinciri güvenliği açısından önem taşıdığı görüşünde. Japonya hükümeti ise enerji arz güvenliği ve uluslararası yükümlülükleri arasında denge kurma çabasında.
Washington’un bu tutumu, Trump yönetiminin Asya’daki stratejik enerji politikaları kapsamında Japonya üzerindeki etkisini artırmaya çalıştığına dair yeni bir işaret olarak değerlendiriliyor.